Yakın zamanda yaşanan teknolojik ve bilimsel gelişmeler, insan ömrünün tarihindeki en yüksek seviyelere çıkmasını, ayrıca gençliğin ve sağlığın uzun süreler boyunca muhafaza edilmesini sağladı.
Antik zamanlardan beri hayali kurulan “sonsuza kadar yaşama” arzusu belki de ilk defa bu kadar gerçekçi görünmeye başladı. Bilimsel verilerle ve araştırmalarla el ele ilerleyen iyi yaşam algısı sağlıklı ve uzun yaşamı laboratuvarlardan öteye, çok daha ulaşılabilir bir noktaya taşıdı. Sağlık kavramının sadece bedende sınırlı kalmadığı, ruhu ve zihni de kapsadığı bu noktada uzun ve doyurucu bir yaşam sürmek günlük hayatımızda uygulayabileceğimiz birkaç küçük değişimle mümkün. İşte uzun ve sağlıklı bir yaşamın sırları!
Aralıklı oruç
Bilimsel araştırmalar vücuttaki gençlik yollarının açlık ile açıldığını ortaya koymakta. Bu nedenle bedeni 16 saatten 24 saate kadar genişletilebilen bir süre boyunca aç bırakan aralıklı oruç beslenme stili uzun yaşam ile ilişkilendiriliyor. Haftada 2-3 gün, normale oranla daha uzun süre aç kalmak, vücudu ve zihni dinç tutar. Aynı zamanda enerji seviyelerini yükseltir.
Bitkisel bazlı beslenme
Dünya’da sağlıklı yaşam süresi en yüksek olan toplulukların yaşadığı mavi bölgelerde yapılan birçok araştırma, besin tercihlerinin de en az yemek yeme zamanı ve sıklığı kadar önem taşıdığını göstermekte.
Meyve, sebze, tahıl, tohum, kuruyemiş ve sağlıklı yağların bolca bulunduğu bitkisel bazlı beslenme modellerinden Akdeniz Diyeti, uzun ve sağlıklı yaşamın sırlarından biri olarak değerlendirilir. Bunun sebebi hayvansal protein kaynaklarının vücuda sürekli olarak büyüme emri vermesinden kaynaklanıyor.
Hayvansal proteinlerin içerdiği aminoasitler insan hücrelerine hastalıklarla “savaş” emri yerine “büyü” emri vererek bedendeki uzun yaşam yollarını kapatıyor. Bu nedenle daha az hayvansal protein tüketmek veya tamamen bitkisel bazlı protein kaynakları ile beslenmek hücrelerin her daim hastalıklarla savaşmaya hazır olmasını sağlar.
Düşük kan şekeri
Kanda bulunan şekerin gün içinde düşük seviyelerde seyretmesi, aralıklı orucun yani açlığın bedende yarattığı etkiyi taklit eder. Kan şekeri ne kadar düşük olursa yaşam süresi de o denli uzar. Bu nedenle beslenmede, kan şekeri aniden yükselten rafine şekerli, yüksek glisemik endeksli, işlenmiş gıdalardan mümkün olduğunca kaçınmak gerekir. Uzun ve kaliteli bir yaşam için besin değeri yüksek, işlenmemiş, düşük glisemik endeksli besinler tüketilmesi önerilir.
Düzenli egzersiz
Haftada 5-6 kere, ortalama 30 dakika süreyle yapılan ve kalp ritmini yükselten düzenli bir egzersiz rutini bedenin kas ve kemik yapısını korurken bağışıklık sistemini de güçlendirir. Bedeni enfeksiyon, hastalıklar gibi dış faktörlere karşı daha dirençli hale getirir. Bununla beraber zihinsel fonksiyonları da geliştiren düzenli egzersiz, konsantrasyonu ve algı kapasitesini arttırır. Beden ve zihin sağlıklı bir şekilde yaş alır.
Farkındalık pratikleri ile stres kontrolü
Kontrol edilmeyen kronik stres hem zihinde hem de bedende birçok negatif gelişmeye yol açar. Bağırsak hastalıkları, kalp-damar problemleri, psikolojik rahatsızlıklar ve daha nicesi ile ilişkilendirilen kronik stres, sağlıklı geçirilen yaşam süresini ciddi ölçüde kısaltır. Uzun ve doyurucu bir ömrün anahtarı stresi kontrol altında tutmaktır. Kronik stresin kaynağı fark edip hayattan uzaklaştırmak, meditasyon gibi zihinsel pratikler ile anda kalmayı öğrenmek, öz sevgiyi geliştirmek, şükran duymak ve göstermek hayattan haz alma duygusunu uyandırarak endişe ve stres duygularını azaltır.
