Takip mesafesi kavramı ne yazık ki trafik kazaları gibi olumsuz durumlarda daha sık duyulan bir kelime grubudur. Kazaya yol açan sebeplerin önde gelenlerinden biri olması onun bu şekilde karşımıza çıkmasına neden olur. Özellikle aynı yönde seyreden ve birden fazla aracın karıştığı kazalarda takip mesafesinin ihlali ciddi bir problem olarak ortaya çıkar.
Doğurduğu riskler ve risklerin gerçekleşmesi halinde ortaya çıkacak zararın boyutu, yakın takip olarak da adlandırılan sürüş şeklini gözden geçirmeyi gerekli kılar. Takip mesafesi kuralına uymamak, sadece maddi kayıplarla değil, can kaybıyla sonuçlanabilecek kazaların yaşanmasını kolaylaştırır.
Takip Mesafesi Nedir?
Takip mesafesi, trafikte aynı yönde seyir halinde olan araçların hızları nispetinde aralarında bırakmak zorunda oldukları boşluktur. Bu genel tanımın yanı sıra, Karayolları Trafik Yönetmeliği şu şekilde konuya açıklık getirmektedir: “Kol ve grup halinde araç kullananlar, önlerinde giden araçları, aracın cinsi itibariyle bu Yönetmeliğin 100. maddesinde tespit edilen yapabilecekleri azami hızlarının yarısı kadar metreden az olmayacak mesafeden takip etmek zorundadır.”
Bu tanımı detaylandırmak gerekirse, azami hızı 100 km olarak tanımlanan araç, önündeki aracı en az 50 metre mesafeden takip etmek durumundadır. Söz konusu mesafe, her aracın kendi azami hız sınırı çerçevesinde değerlendirilir. Gerçekten de bu mesafelerin korunması, frenleme sırasında kat edilecek yol göz önüne alındığında son derece önemlidir.
Yağışlı havalarda, özellikle karlı ve buzlu yollarda burada ifade edilen mesafelere ilaveler yapılmalıdır. Aracın ıslak, karlı veya buzlu yolda fren mesafesi, kuru zemine göre çok daha uzun olacaktır. Bu nedenle yol ve hava koşullarının ilave koşulları, takip mesafesine mutlaka eklenmelidir.
Araç Takip Mesafesi Neden Önemlidir?
Araç takip mesafesinin korunması, olası kaza veya ani fren durumlarında öndeki araca güvenli bir mesafede durabilmeyi sağladığından son derece önemlidir. Trafikte önde seyreden aracın ani bir manevra ya da fren yapması veya herhangi bir kazaya karışması gibi durumlarda, arkadan gelen araçlar için takip mesafesi büyük önem taşır.
Ani durumların algılanması, algılanan duruma tepki gösterilmesi ve söz konusu tepkiye aracın yanıt vermesi basit gibi görünse de çok ciddi mesafeler gerektiren karmaşık bir süreçtir. Bu nedenle hız arttıkça, öndeki aracı daha fazla takip mesafesi bırakarak takip etmek hayati önem taşır.
Arkadan çarpmaların büyük bir bölümü, yeterli takip mesafesinin olmamasından kaynaklanır. Seyir hâlinde yeterli gibi görünen uzaklık, ani gelişen durumlarda göz açıp kapanıncaya kadar kapanır ve kaza ile sonuçlanır. Bunun önüne geçmenin en iyi yolu, öndeki araç ile yeterli mesafeyi bırakmak ve korumaktır.
Güvenli Bir Takip Mesafesi Nasıl Hesaplanır?
Güvenli bir takip mesafesinin belirlenmesinde, aracın yasal hız sınırı limitleri kullanılır. Örneğin, saatte 100 km azami hız değerine sahip olan bir araç, önündeki aracı en az 50 metre mesafeden takip etmelidir. Genel kural olarak, hızın yarısı kadar metre takip mesafesi bırakmak önerilen ölçüdür. Pratikte bu mesafeyi ölçmenin zor olduğu düşünülerek, 2-3 saniyede kat edilen mesafe, takip mesafesi olarak kabul edilir.
Öndeki araç ile mesafe ayarlanırken bu şekilde rakamsal bir ifade her zaman karşılık bulmayabilir. Hem bunu ölçmek her zaman mümkün olmayabilir hem de yol koşulları daha farklı uygulamalar gerektirebilir. Örneğin, yağışlı havalarda söz konusu mesafenin daha da uzun bırakılması, pek çok kazanın önüne geçecektir. Yine yoğun trafik koşulları da benzer şekilde, düşük hızda ve daha uzun takip mesafesi bırakmayı gerektirir.
Takip Mesafesinin İhlali Durumunda Karşılaşabileceğiniz Riskler
Takip mesafesinin ihlal edildiği, yani öndeki aracın olması gerekenden daha yakından takip edildiği durumlarda, can ve mal güvenliğine dair riskler son derece artar. Olası bir kazaya karışma ihtimali çoğalır. Daha arkadaki sürücüler de aynı şekilde takip mesafesini korumuyorsa zincirleme trafik kazası gibi istenmeyen durumlarla karşılaşmak kaçınılmaz hâle gelir.
Düşük hızlarda yaşanan kazalar maddi hasarla sınırlı kalırken, yüksek hızlarda can kayıplarının yaşandığı elim olaylar görülebilir. Bu sebeple her türlü trafik kuralına uymak gerektiği gibi, takip mesafesinin korunmasına da özellikle dikkat edilmelidir.
Takip mesafesini ihlal etmenin kaza ihtimali dışında, trafik suçu oluşturma boyutu da vardır. Önündeki aracı güvenli ve yeterli bir mesafeden izlememek suçu, 56/1-c maddesi doğrultusunda 690 lira para cezası ve 20 ceza puanı uygulanmasını gerektirir.
AXA Kasko Sigortası ile Güvenli Sürüşü Destekleyin
Araçların karayollarında seyir hâlindeyken kazaya karışma ihtimali, kurallara uyan sürücüler için diğerlerine oranla daha düşüktür. Ancak bu durum tam anlamıyla bir muafiyet sağlamaz. Dolayısıyla bir kasko sigortası sahibi olmak, araç sahipleri için son derece değerlidir.
