Avrupa’daki en güzel su kanallarının Venedik’te olduğunu sanıyorsanız yanılıyorsunuz: Utrecht, bu bakımdan ilk sırada geliyor. Sıradan turistler için Utrecht oldukça “uzak” bir şehir zira Amsterdam ile arasında 25 kilometre bulunuyor. Bu nedenle Hollanda’yı ziyaret eden çoğu gezgin, bu şehrin varlığından dahi haberdar değil. Oysa Utrecht, keşfedecek çok şey ve sayısız sürpriz barındırıyor. Her şeyden önce, şehirdeki su kanallarında çok sayıda iskele bulunuyor. Kadim Utrecht, bir ticaret merkezi olarak bu iskelelerin etrafına kurulmuş. Günümüzde ise, su kanallarının ve iskelelerin etrafı, şehrin kalbinin attığı yer sayılıyor. Restoranlar, barlar, cafeler ve muhteşem manzaraya sahip teraslar, şehri baştan sona çevreliyor.
Dünyanın En Mutlu Şehirlerinden Biri
BBC’ye göre, Utrecht dünyanın en “mutlu” insanlarına sahip dördüncü şehri. Küçük bir yerleşim olmasına rağmen, büyük şehirlerin tüm imkânlarını barındırıyor. Hollanda’daki en yüksek kilise kulesi de burada bulunuyor: 112 metrelik bu kulenin tepesine çıkmak için 465 basamak tırmanmanız gerekiyor ancak manzaranın güzelliği bu zahmete fazlasıyla değiyor. Eşsiz bir güzelliğe sahip olan botanik bahçeleri şehrin hemen her yerinde görülebiliyor. Eski ve yeni dünyayı muhteşem bir şekilde bir araya getiren Utrecht, Hollanda’nın son otantik şehirlerinden biri sayılıyor. Huzurlu, keyifli ve farklı bir tatil yapmak isteyen gezginler, Utrecht’i mutlaka rotalarına eklemeli. Bu küçük Hollanda şehri, her sokağında keşfedecek farklı bir şey barındırıyor ve ziyaretçilerine unutamayacakları bir deneyim yaşatıyor.
